IQNA

Kur’an-ı Kerim’de kurtarıcının gelişi / 1

Yeryüzü Allah’ın hüccetinden yoksun kalmayacaktır

11:12 - February 20, 2024
Haber kodu: 3483398
IQNA – Ra’d suresinin 7. ayetinde insan toplumlarında her zaman Allah’ın seçtiği bir rehberin bulunduğu ve yeryüzünün ilahi bir hüccetten yoksun olmadığı ve olmayacağı anlaşılmaktadır.

Yeryüzü Allah’ın hüccetinden yoksun kalmayacaktırTüm din ve inançlarda dünyayı adaletle dolduracak bir kurtarıcının ortaya çıkacağı inancı bulunmakta olup sadece  kurtarıcının kim olduğu ve bazı özellikleri konusunda görüş ayrılıkları bulunmaktadır.

Kur’an-ı Kerim’de kurtarıcının zuhuru meselesi iki tür ayetten anlaşılabilmektedir. Birinci grup ayetler İlahi hüccetin gerekli olduğunu bildiren ayetlerdir. İkinci grup ise salihlerin, mustazafların ve mazlumların hakim olacağını müjdeleyen ayetlerdir. İlk olarak birinci grup ayetlere işaret edilmektedir.

Ra’d suresi 7. ayetinde şöyle buyruluyor: “Sen ancak bir uyarıcısın; her topluluğun da bir kılavuzu vardır.”

Bu ayetten Hakk’a davet eden iki tip insan olduğu anlaşılmaktadır. Uyarıcı olanlar ve yol göstererek hidayete erdenler.  İkisi arasındaki fark nedir? Uyarı, sapmış olanların doğru yola dönerek bu yoldan ayrılmamalarına yardım etmek içindir, hidayet ise doğru yola sahip olanların ilerlemesine yardımcı olmak içindir. Yani uyarıcı (munzir) yaratıcıdır, rehber (hâdi) ise insanların ilerlemesine yardımcı olandır.

Şüphesiz bu ayetlerde Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir rehber olarak tanıtılmıştır. Ancak bu ayetten anlaşılan, buradaki rehberin Peygamberimiz (s.a.v) dışında, onun yolunu ve şeriatını devam ettirerek koruyacak biri anlamına gelmektedir.

Fatır suresi 24. ayeti: “…Hiçbir ümmet yoktur ki içlerinden bir uyarıcı gelip geçmemiş olsun.”

Bu ayette her ümmet bir uyarıcı peygamber gönderildiği bildirilmektedir. Ra’d suresi 7. ayetinde ise her ümmet için bir rehperin bulunduğunu ispat etmektedir.

İbni Kesir, Taberî, Fahr Razi, Ebu Hayyan Endülüs ve Neyşaburi gibi pek çok önde gelen Sünni alimler, bu cümlenin tefsirinde İbn Abbas’tan gelen bir rivayeti nakletmişlerdir: Peygamber elini göğsüne koyarak şöyle dedi: “Ben uyarıcıyım, Ali ise benim emirlerime hidayet edici ve yol göstericidir.”

Dolayısıyla bu ayetten insan toplumlarında her zaman Allah’ın seçtiği bir rehberin bulunduğu anlaşılmaktadır. Beşeriyet tarihi boyunca yeryüzü hiçbirzaman rehperden ve ilahi hüccetten yoksun olmamış ve olmayacaktır.

captcha